Anasayfa SliderAnasayfa YazılarArşivSON EKLENENLERson-eklenenler

HİLAFET KALDIRILDI. UNUTMA, UNUTTURMA!

 

 

Pek gündem olmadı ancak Hilafetin ilga edilişinin sene-i devriyesi münasebetiyle bir iki hususu ifade etmemiz gerekiyor. 3 Mart 1924 tarihinde 431 sayılı yasa ile hilafet kaldırıldı.
Madde 1-Halife görevinden alınmıştır. Halifelik, hükümet ve Cumhuriyet’in anlam ve kavramı içinde esasen mevcut bulunduğundan hilafet makamı kaldırılmıştır’ denilerek Hilafet kaldırıldı. Yalnız meselenin arka planı bir hayli karışık. Anlatalım…
Yıl 1870. İngilizler hilafet kurumunun Müslümanlar üzerindeki ağırlığından/tesirinden endişe etmektedir. Konsolosların sunduğu raporlar da pek iç açıcı değildir. Çünkü Müslümanların hilafet kurumuna olan bağlılıkları ve güvenleri tamdır.
Bu vakitten sonra bilhassa İngiliz hükümeti ve medyası tüm mesaisini hilafet kurumunu yıpratmak için harcamaya başlar. George Cambell, George Birdwood ve Badger gibi insanlar gerek yazılarında ve gerekse sundukları raporlarda; Osmanlı hilafetinin uydurma bir temele dayandığı, Osmanlı hilafetinin İslam açısından meşru olmadığı, Hilafetin Kureyş’e ait olduğu yönünde ciddi bir algı operasyonu başlatırlar.
1877 yılında İngiliz Times Gazetesi’nde “hilafetin gayr-i meşru olduğu” yönünde çok sayıda yazılar kaleme alınır. Abdülhamid’in “Kızıl Sultan” olarak takdim edilmesinin de en önemli nedeni buydu.
İngiliz Tarihçi Toynbee de Hilafetin İlgası adlı kitabında “hilafetin zorba bir sistem” olduğundan bahseder. İngilizler tam 50 yıl hilafet kurumunun tasfiyesi için uğraştı! Berlin, Paris ve Londra üçgeninde örgütlenen İttihat Terakki’nin de desteğiyle sonunda istedikleri oldu!
Hilafetin kaldırılmasıyla İslam dünyası boşluğa düştü. Bu kaotik ortamda Müslümanlar ümmet olma bilincinden yoksun bırakıldı. Kadim medeniyetle bağları kopartıldı. Mezhep ve ırk temelli ciddi hastalıklar yaygınlaşmaya başladı.
İslam alemi sömürü düzenine yenik düştü.Servetleri batılı küresel güçler tarafından sömürüldü. Üretkenlikleri, özgünlükleri ve özgürlükleri ellerinden alındı. Eğitim sistemleri seküler batı medeniyetinin kültür kodları üzerine inşa edilerek beyinleri formatlandı.
Kısacası kendi temel varoluşsal sorunlarını bile ciddiye alamayacak kadar bilinç ve zihin kayması yaşadılar. Aynı toprağın, aynı medeniyetin aynı dinin insanları birbirleriyle çatıştırıldı. Hala devam ediyor!
Churchill’in “Ne olursa olsun Araplarla Türkleri bir araya getirmeyin. Çünkü bizim çıkarlarımız bu ikisinin bir araya gelmemesidir” şeklindeki vasiyetine harfiyen uyuldu!
Bugün de FETÖ ve PKK gibi örgütlerle, teslim alınmış muhalefet ve medya organlarıyla birlikte İslam dünyası parça pinçik edilmek isteniyor!
Evet, 3 Mart Hilafetin ilga edilişinin sene-i devriyesi. Medyamızın pas geçtiği, üzerinde pek konuşulmadığı hazin bir öykü.
Şu bilgiyi de ilave edelim.Birleşik Krallık lideri David Lloyd George (1916’dan 1922’ye) Kontrol etmek istediğimiz ve bizim idaremizde olan bu kadar İslami grup varken hilafetin sahibi olan bir ülke ile karşı karşıya gelemeyiz”
(Kaynak:ANDRE MAUROİS kitabı, İNGİLTERE TARİHİ cilt 1)

Bu meseleleri konuşun, gündem yapın TV programları düzenleyin korkmayın! Batı 50 yılını verdi hilafeti kaldırmak için! Müslümanların kellesini kopardılar. Hiç değilse cesur olun ve bu mevzuyu konuşun. Şimdi değilse ne zaman konuşacaksınız!

Ufuk Coşkun

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu