Ali Eren

Kabir Ziyaretleri…

Peygamberimiz’in İslamı tebliğ ettiği câhiliye devrinde Arabistan Yarımadası’nda hem putlara tapılıyor hem de kabirlere secde ediliyordu. Bilhassa yahudi ve hıristiyanlar, aziz kabul ettikleri kimselerin kabirlerini secde yeri haline getirmişlerdi. Peygamberimiz’in tebliğ vazifesi zamanında ise İslam pek yeni ve insanlar henüz câhiliye devrinden yeni kurtulmuşlardı. Onun için Peygamberimiz (s.a.v.) ilk yıllarda, tehlikeli gördüğü için ümmetine kabir ziyaretini yasaklamıştı.

Gönüllere Tevhid/bir Allah inancı iyice yerleşince, Müslümanların ölüleri ziyaret edip hem onlar için duâ ve istiğfar etmeleri hem de ölülere karşı kalplerinde taşıdıkları sevgi ve muhabbetin meydana çıkmasına faydalı bulduğundan, Peygamberimiz (s.a.v.) bu yasağı kaldırdı.

Sadece kaldırmadı kabir ziyaretini kendisi de yaptı. Mekke’nin fethi için sefere çıktığında, anneleri Hz. Âmine’nin kabrini ziyaret buyurdu. Daha sonra, “Ashabım! Size ben kabir ziyaretlerini yasaklamıştım. Artık kabirlerinizi ziyaret ediniz” diye emretti. Bundan sonraki senelerde her sene Uhud şehitlerini ziyaret etti. Ara sıra Cennetü’l-Bakî’ kabristanına da gider ziyaret ederdi.

Hz. Ebûbekir, Hz.Ömer ve Hz. Osman (r.anhüm) de kabirleri ziyaret ederlerdi. Hz. Ömer babasının kabrini ziyaret eder ve orada bir müddet dururdu.

İbn-i Ebî Şeybe, ashabın büyüklerinden İbn-i Mes’ud, Enes İbn-i Mâlik ve Hz. Ali Efendimizin, kabir ziyaretinin câiz olduğu hakkında ictihadları vardır.

Hz. Fâtıma (r. anhâ) vâlidemiz, her Cuma günü Uhud’da Hz. Hamza (r.a.) ın kabrini ziyaret ederdi. Hz. Âişe (r. anhâ) vâlidemiz, Mekke-i Mükerreme’de medfun olan kardeşi Abdurrahman’ın kabrini devamlı ziyaret ederdi. Bir gün kabir ziyaretinden dönerken Abdullah İbn-i Ebî Müleyke Hazretleri kendisini gördü ve sordu:

“Ey mü’minlerin annesi nereden geliyorsunuz?”

Hz. Âişe (r. anhâ) vâlidemiz cevap verdi:

“Kardeşim Abdurrahman’ın kabrini ziyaret ettim. Oradan geliyorum.”  

Abdullah Hazretleri sordu:

“Resûlüllah (s.a.v.) kabir ziyaretini yasaklamamış mıydı?”

Hz. Âişe cevap verdi:

“Evet vaktiyle yasaklamıştı. Fakat sonra ziyaret edilmesini emretti.” 

Hz.  Âişe’nin bu ifadesine dayanarak, İslam âlimlerinin tamamı  kadınların kabir ziyareti yapmalarının mübah olduğunu kabul etmişlerdir. Diğer hadis-i şerifleri de ele alan âlimlerimizin vardığı hükme göre, ziyaretçi ister kadın ister erkek olsun, kabir ziyareti câizdir.

Ancak, kabir ziyaretleri kadın-erkek karışık olarak yapıldığında, fitne/uygunsuz haller meydana gelecekse, o zaman kadınların bu kabir ziyaretini yapmaları haram olur. Bu hususta kadınları genç-ihtiyar diye ayırmaya dahi lüzum yoktur…

Ziyaret edilen kişi ziyaretçinin bir yakını olsa da olmasa da kabir ziyaretinin câiz ve faydalı olduğunu bilen Müslümanlar, bu ziyareti devam ettiregelmişlerdir. Türbe ziyaretlerine olan ilgi de bundandır. Ekseriyetle sâlih ve mübârek zatların kabirlerinin türbe şeklinde yapılması âdet olduğu için, Müslümanlar haklı olarak buraları ziyarete daha çok alâka gösteriyorlar. Zaten iyi zatların kabrini ziyaret etmek, onları hayattayken ziyaret etmek gibidir. Nitekim Peygamberimiz (s.a.v.) “Kabrimi ziyaret etmek, beni hayattayken ziyaret etmek gibidir” buyuruyorlar.

Her işte olduğu gibi kabir/türbe ziyaretlerinde de kabirlere kurban adamak, çaput bağlamak gibi yersiz/yanlış şeyler yapılıyorsa da bunlar oluyor diye “Türbeleri ziyaretleri yapmayın” denilemez. Gösteriş için namaz kılanlar var diye “Namaz kılınmamalı” denilemeyeceği, trafik kazaları oluyor diye “Arabaya binmemeli” denilemeyeceği gibi… Böyle misaller çoğaltılabilir…

Kabir/türbe ziyaretlerindeki yanlışlıklardan dolayı da bu ziyaretler yasaklanmamalı aksine teşvik edilmelidir. Çünkü, Peygamberimiz “Kabirleri ziyaret insana ölümü hatırlatır” buyuruyor…

Fakat, zamanımızda bu bilgiler verilmeyip kabir ziyaretlerinde yapılan diğer yanlışlar da es geçiliyor. Türbe ziyaretlerindeki yanlışları konuşmaya ise devam ediliyor. Oysa, cenazeye çelenk göndermek, kabre çiçek bırakmak gibi nice yanlışlıklar var ki, felâket! Çelengin Hıristiyan âdeti olup İslamda yeri olmadığını, bizim gibi türbe ziyareti tenkitçileri de biliyor. Kabristan girişlerindeki çiçek satıcılarını bizim gibi onlar da görüyor. Dinî meseleler hakkında resmî açıklama yapmak mevkiinde olanlarla buralara eleman yetiştirmek durumunda olanların böyle bir açıklamasını ben hiç duymadım. Siz?…

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu