Arşivislamda kadın

KADEM’İN, TARTIŞILAN AFİŞİ YERİNE KOYDUĞU YENİ AFİŞİ, ÖNCEKİNDEN ÇOK DAHA BERBAT!

Yoğun ve haklı eleştiriler üzerine KADEM, “Peygamber (s.a.v.)’in -güya- gece ibadetini eşinin iznine bağlayan” afişini sildi, yerine, düzeltme adına çok daha vahim hatalar içeren bir afiş koydu…

Nasıl mı?

Bu yeni afişin metni de mesajı da evvelki sahte kaynaklı ve yanlış mesajlı afişten daha berbat!
Öncekinde sadece fasid bir mesaj vardı, bu mesaj hadis olarak rivayet edilmiyordu.

Bu sefer, gösterdikleri hadis kaynaklarında hiç geçmeyen ibareleri hadis olarak göstererek, ilgisiz ve yanlış bir ana fikri, orijinal hadis gibi rivayet etmişler…
——————
Ana fikir olarak bu afişteki bildirimden de yine, “ibadet, karının/eşin iznine bağlıdır” anlamı ve hükmü çıkıyor. Hem de Hz. Peygamber (s.a.v.) hakkında… Bu düşünce, dini de peygamberliği de alt üst eden itikadi tehlike içeren bir niteliğe sahiptir.

Bu durum, hadisleri bağlamından koparıp kafadan ıskalanan yorumu, hadis olarak göstermek şeklinde ortaya çıkan düpedüz bir hadis uydurmacılığıdır.
Dolayısıyla bu çarpık vaziyet, sünnet’e ve dine ihanettir.

Bundan dolayı KADEM’in, tenkit edilenin afişinin yerine koyduğu yeni “resim”, öncekinden daha vahim diyoruz.

Maalesef Dini, feminist düşüncelerine alet etmek, insanı böylesi trajikomik duruma düşürür işte!

AFİŞTE GÖSTERİLEN YENİ HADİS KAYNAKLARI

Afişte hadis diye ifade edilen yanlış düşünceye dayanak gösterilen kaynaklarda, “Hz. Peygamber (s.a.v.)’in, Hz Aişe’ r. a.’in iznine bağlı olarak ibadet ettiğine dair bir ibare veya işaret kesinlikle yoktur! hepsi yanlış bilgi.

Gösterilen kaynaklardan İbn Hibban hadisinde de keza, “izin istedi” veya “izin verirsen” diye bir ibare yoktur.

Şerhu Müşkili’l-Âsâr’da rivayet edilen, senedi zayıf olmakla birlikte hasen olarak ifade edilen (diğer tariklerle hasen derecesine yükselmiş demektir) hadisi şerifte de Rasülüllah (s.a.v.), “Ya Aişe, izin ver Rabbime ibadet edeyim” ibaresi var. Bu söz üzerine Validemiz, “ben sana yakın olmayı isterim, senin arzunu da!” diyor. Efendimiz ise doğrudan abdest almaya yöneliyor. Buradaki “izin ver” ifadesinden maksat da, yukarıdaki hadiste geçen “beni bırak” ifadesinde olduğu gibi, Rasülüllah efendimiz’in yönelişini göstermektedir. Bu izinden ziyade bir emri vakidir. Zira devamında, “hadi izin verdim” gibi bir ibare yoktur; bir Peygamber için böyle bir şey de düşünülemez. (Hadis için bkz. Tahavi, Şerhu Müşkili’l-Âsâr, XII/33,34).

ÖYLEYSE:
Yazıklar olsun!
Feminist düşüncelerine zemin bulmak için hadis uydurmalarından ve Rasülüllah Efendimiz sav’i mübarek zevceleriyle birlikte kötüye alet etmelerinden dolayı kamuoyundan özür dileyecekleri yere, bu kez daha vahim hatalara düşmüşler! Allah ıslah etsin!

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu