-
Ehl-i Sünnet vel cemaat: Resulullah (s.a.v.) Efendimiz’in ve mübarek Ashabı’nın (r.a.e.) yolunda bulunma mutluluğuna ermiş müslümanlardır. Resulullah (s.a.v.) Efendimiz’in saadet zamanlarında itikadi ve ameli konularda müslümanlar arasında ihtilaf yoktu. Münafıklar…
-
“İman ettim” diyen bir mümin, kendi canının istediği şekilde değil, Allah ve Rasülü’nün ortaya koyduğu ölçülerde iman etmek zorundadır. Yoksa, Allah katında iman kabul edilmez. Allah katında imanın sahih kabul…
-
İLM-İ KELÂMIN DOĞUŞU Allahü teâlâ insanlardan kendisine emrettiği şekilde inanıp amel etmesini emretmiştir. İman bilgileri de amel bilgileri gibi Kur’an-ı kerimden sünnet-i nebevîden çıkarılır. İnanılacak ve amel edilecek esasların bazıları…
-
Ve dahi imanın bizde baki kalıp çıkmamasının şartı ve sebebi altıdır: 1. Biz gaibe iman getirdik; bizim imanımız gaibedir, zahire değildir. Zira biz Allahu azimü’ş-şan’ı gözümüz ile görmedik, dahi peygamberleri…
-
Ve dahi iman ve islâm ikisi birdir: Resûlüllah sallallâhu aleyhi ve sellem hazretleri(nin) Allahu azimü’ş-şan’dan getirdiği şeyleri dil ile ikrar ve kalp ile tasdik etmektir; buna iman ve islâm derler.…
-
Ve dahi Ehl-i sünnet olanların on alameti vardır: 1. Cemaata müdavemet eder, 2. Fâsık (günahkâr) demeyip imama uyar,{Ehl-i sünnete göre mümin ve imamlık şartlarına sahip fakat günah işleyen kişilerin arkasında…
-
Ve dahi sıfat-ı iman altıdır: “Âmentü billahi”: Ben Allahu azimü’ş-şan’ın varlığına ve birliğine inandım, iman getirdim. Allahu azimü’ş-şan vardır ve birdir, şeriki (ortağı) ve nazîri (benzeri) yoktur, mekândan münezzehtir, kemal…