Anasayfa SliderAnasayfa YazılarArşivSON EKLENENLERson-eklenenler

BAYRAKTAR BAYRAKLI SAPIKLIĞA DOYMUYOR

https://www.facebook.com/dintahripcileri/videos/1837430866276982/

”Kadın adetliyken namaz kılar oruç tutar.”
İşin Aslı,
KADIN ÖZEL HALLERDE NASIL DAVRANIR? 
Kadınların Özel Hallerine Ait Hükümler
İslâm’ın hükme bağlanmış konuları, 1400 yıllık icmâya muhalefet edilerek yeniden tartışmaya açılmakta ve bazı kimseler tarafından şu şekilde dillendirilmektedir:
Özel hâllerinde kadınları kimse mescide girmeye, Kur’ân okumaya … zorlamıyor; ama onlar farklı (câiz diyen) ictihada uyar da bunları yaparlarsa yine kimsenin onları engellemeye veya kınamaya hakları olamaz.” (http://www.hayrettinkaraman.net/…/0039.…)
Buhâri’nin bu babın ismini Âdetlinin tavaf hariç haccın tamamını îfâ etmesi babı koymasından maksat, hayzlının ve onun anlam alanına giren cünüp kimsenin hiçbir ibadetten men edilemeyeceğidir… (M. İslamoğlu, Yahûdîleşme Temayülü, s. 287)
Kâbe, mescidlerin anasıdır. Eğer, mescidlerin anasında âdetli kadının bulunması câizse; diğer mescidlerde bulunmasında ne gibi bir beis olabilir?… ( M. İslamoğlu, Yahûdîleşme Temayülü)
Âdetli kadınların Kur’ân okumak, câmiye girmek vs. ibadetleri yapmaları uygun mudur? Hayzlı kadın neler yapabilir, neler yapamaz?
a. Hayz ve Nifaslı Kimseler Oruç Tutamaz, Namâz Kılamazlar
Muaze şöyle anlatmaktadır: Hz. Âişe (r.anhâ)’ya, “Hayzlı kadın, orucu kaza ettiği hâlde, neden namâzı kaza etmiyor?” diye sordum. O, “Biz bu durumla karşılaştığımızda Resûlullah (s.a.v.), orucu kaza etmemizi namâzı ise kaza etmememizi emrederdi.” diye cevap verdi.
Ebû Saîd el-Hudrî (r.a.)’nin nakline göre kadınların dînen noksanlıklarının ne olduğu sorusuna cevap vermek amacıyla Hz. Peygamber (s.a.v.), “Kadın hayz olduğunda namâz kılıp oruç tutmaz değil mi?” buyurmuştur. Bulûğu’l-Merâm’da (c.1, s. 23) zikredildiği üzere hadîsi, Buhârî ve Müslim rivâyet etmiştir. Hadîslerin, hayzlı kadının namâz kılamayacağı ve oruç tutamayacağına delâletleri açıktır.
b. Kur’ân Okuyamazlar
İbn Ömer (r.a.)’in nakline göre Hz. Peygamber (s.a.v.), “Cünüp ve hayzlı olan, Kur’ân’dan bir şey okumasın.” buyurmuştur. (Ebû Dâvud, ibn Mâce)
İmâm Tirmizi şöyle dedi: “Bu hüküm; ekser ehl-i ilmin, Resûlullah (s.a.v.)’ın ashâbının, tâbiînin ve ondan sonrakilerin (Süfyan es-Sevrî, İbn Mübarek, Şafiî, Ahmed, İshak b. Rahuye gibi) kavlidir. Hanefîlerde de hüküm budur.”
Hz. Ali (r.a.)’nin şöyle söylediği rivâyet olunmuştur. “Resûlullah (s.a.v.)’ı Kur’ân okumaktan, cünüblük hâlinin dışında hiçbir şey men etmezdi.” (Ebû Dâvud, Tirmizi, Nesâî, İbni Mâce)
c. Mushaf’a El Süremezler
Zîrâ Allahü Teâlâ, Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle buyuruyor: “O’na (Kur’ân’a) ancak çok temiz olanlar el sürebilir.” (Vâkı’a s. 79)
Nesâî, Amr İbn Hazm’dan rivâyet etmiştir ki; “Resûlullah (s.a.v.)’ın Yemen ehline, sünnetler, farzlar ve diyetler hakkında yazdığı mektupta, Kur’ân’a ancak temiz olanlar el sürebilir kaydı vardır.”
Bu hadîs; Malik, Şâfi’î ve İmâm-ı Â’zâm Ebû Hanîfe’nin de kavlidir.
d. Mescide Giremezler, Beytullah’ı Tavaf Edemezler
Hz. Âişe (r. anhâ) şöyle demiştir: “Resûlullah (s.a.v.) geldi ve ashâbının evlerini, mescide açılır bir hâlde gördü ve dedi ki; bu evlerin kapılarını, mescidden başka bir tarafa döndürün; çünkü ben hayzlıya da cünübe de mescide girmeyi helal kılmam.” (Ebû Dâvud)
İbni Mâce, Ümmü Seleme (r. anhâ)’den şöyle dediğini rivâyet etmiştir. Resûlullah (s.a.v.), bu mescide girdi ve en yüksek sesiyle şöyle seslendi: “Muhakkak mescidlere girmek cünüb ve hayzlıya helâl değildir!”
“Allah Resûl’ü (s.a.v.), bayramlarda hayzlı kadınların da câmiye gelmelerini emretmiş…” sözüne gelince; o devirde bayram namâzı, bilindiği gibi şehir dışında musalla denen açık arazide eda ediliyordu. Mâlumdur ki burası, mescid hükmünde değildir.
“Ka’be, mescidlerin anasıdır. Eğer burada âdetli kadınların bulunması câizse; diğer mescidlerde bulunmasında ne gibi bir beis olabilir?” sözünün izahına gelince; El-Hîdaye şerhi Fethul-Kadîr’de şöyle geçiyor: “Cünüb olarak tavaf etmenin haram olması, mescide girmenin (herhangi bir mescid) haram olmasıyla bizzat alakalı değildir. Bilakis, tavafta, taharetin (abdestli olma hâli) vâcib olması sebebiyledir. Binaenaleyh eğer, faraza orada mescid olmasa (sadece arsa olsa) kadına, tavaf etmek yine haramdır. Çünkü Beytullah’ı tavaf etmek namâzdır (bazı yönlerden namâza benzer).”
e.Kocası İle Münasebette Bulunamazlar
Kur’ân-ı Kerîm’de; “Onlara (kadınlara) temizleninceye kadar yaklaşmayın.” (Bakara s. 222) buyrulmuştur.
Resûlullah (s.a.v.), şöyle buyurmuştur: “Nikâhın (cimanın) dışında her şeyi yapabilirsiniz.”
Ebû Dâvud, Abdullah İbn Sa’d (r.a.)’dan rivâyet etmiştir: “Resûlullah (s.a.v.)’a, hanımım hayzlı iken bana neyin helâl olduğunu sordum. “Senin için izârın (peştamalın) üzerinden (faydalanmak) vardır.” dedi. (Yâni göbekle diz arasının dışında kalan kısımlardan)
(Hak Dinin Batıl Yorumlarına Cevaplar)

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu